AFETLER, MALATYA VE ÖZNUR ÇALIK!!


Delinin biri bir kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış!
Birçok dost ve arkadaş ÖZNUR ÇALIK UZMANI VE DOSTU OLDUĞUMU bilmeleri dolayısıyla gerek Whatsapp ve gerekse farklı yollardan yukarda ki fotoyu gönderdiler bana. Uzmanı olduğumdan, hakkı ve hakikati yazacak samimiyet ve nitelik sahibi olsam gerek ki adres hep ben oldum.
Zaten ben de kendisini çok seven ve yıllardır da hakkını veren birisi olmam dolayısıyla böylesi bir konu üzerine kalem oynatmamış olursam en başta Öznur Çalık üzülür ve aynı zamanda bir de benim gibi kendisini dost edinmiş olanlarında benden beklentisi olması dolayısıyla yazmadığım zaman genişçe bir kitleyi üzeceğim aşikar!
Kimselerin hakkı kalmasın üzerimde diyerek oturdum klavye başına ve başladım hüzzam makamında dokunmaya, klavye tuşlarına. Kaç gündür konuya dair kalem oynatacağım da bir türlü fırsat bulamıyordum. Kısacık bir zaman aralığı geçiverince elime iğdiş edelim şu Öznur Çalık ve politik kurlu diye istedim.
Haber! Öznur Çalık politika kurulunda göreve getirilmiş!
Dedik ya delinin biri ve taş retoriği diye…
Malatya, yıllardır Meşale, İslam’i dayanışma, salya sümük ramo ve elbette akademisyen kılıklı bacak fetişisti sapık ve çakma prof eliyle kimlik, kişilik, omurga ama en temelde İslam ve Kuran üzerine operasyona tabi tutulmuş bir şehirdir!
Bu ahlaksız kombinasyonun tuzu biberi kabilinden eklemlendirilen sözde basın ile Malatya’nın kalp ve beyin arasında ki tüm kablolar sabote edildi. Kalp ve beyin bağı kesilen Malatya o gün bugündür huzur, güven, ahlak ve ekonomik güvence bağlamında yıkılıp yıkılıp durmaktadır.
Vuruyor yaradan, vurdukça vuruyor!
İbret almayan, akıl ve kalp arasında ki bağı koparılmış ama bu hayati bölgeyi tamir etmek için kendisini ve her şeyini kurban vermiş kişileri de sahiplenemeyen Malatya deprem ile vuruluyor, hırsızlık ile vuruluyor, yolsuzluklarla vuruluyor, kar, boran ve don ile vuruluyor da hala gerçeği; bütün bu melanetlerin baş müsebbibi olanları göremiyor Malatya!
ŞU FOTOĞRAFA BİR BAKAR MISINIZ?
Ne kadar cici, masum, safi temiz, güzel ve TESETTÜRLÜ değil mi!?
Oysa yakından görmüş ve çok yakinen bilen ve tanıyan birisi olarak ve üstelik yeminler ederek diyorum ki SON DERECE ÇİRKİN, TESETTÜR İLE GÖNÜL BAĞI KURMASI MÜMKÜN OLMAYAN, ORTAMIN OLGUNLAŞMASINI BEKLEMİŞ VE BU AMAÇLA YETİŞTİRİLMİŞ, RUHU YÜZÜNDEN VE YÜZÜ RUHUNDAN ÇİRKİN BU KADIN, MALATYA’NIN BAŞINA GELEN BELA VE MUSİBETLERİNDE MİLADIDIR!
Tarih, yani musibet ve belalar neden tekerrür eder bilir misiniz!?
Çünkü bela ve musibetin muhatabı olmuş o belde bir türlü ruhi bir arınma içerisine girmemiş, tevbe ile ilişki kurmamış, neden ve sonuç ilişkisine dair kulak kabartmamış ve en nihayetinde bağırsak temizliği yapmamış olması dolayısıyla tekerrür edip duruyor deprem, kar, boran, soğuk ve don…
Politik kurula atanmış ruh ve sıfat çirkini!
Üstelik pazarlanan ve sanki ciddi, ehem ve mühim bir şeymiş gibi tanımlanan kurul, nedir bilir misiniz? Seni, bir anda dışarıya atmış olmamız dolayısıyla kırıldığın, kızdığın ve küstüğün dedikoduları kulaklarımıza kadar geliyor, al sana bir lolipop şeker kır kıçını otur, demenin diplomatik versiyonudur!
Zira pratikte ne böyle bir kurul var ne de işlerliği!
Bütün samimiyetimle söylüyorum tamamen etkisiz, yetkisiz, hiçbir işlerliği, yaptırım ve uygulama sahası bulunmayan bu teşekkül, pili bitmişlere verilen bir culuş bahşişi olmanın dışında zerre kadar kıymeti bulunmamaktadır.
Zaten Malatya’yı terk edip gitmesi de bahsi yapılan yere kırıldım, küstüm oynamıyorum mesajıydı ve karşı taraf ‘’ mesaj alındı kır kıçını otur oturduğun yerde ‘’ ile net bir karşılık vermiştir ve durum tamamen bundan ibarettir.
ÜSTELİK, KONTEYNER DENİLEN PLASTİK KUTULARDA YAŞAYAN DEĞİL!! NEFES ALMY ÇALIŞAN BİR MİLLET, ÖZNUR ÇALIK GİBİ RUH VE SIFAT ÇİRKİNİ BİR VARLIĞIN NERELERE ATANDIĞI İLE İLGİLENİYOR VE BU ÇİRKİNLİKTEN DOLAYI MUTLU OLUYOR İSE DİLEK VE DUAMDIR Kİ TADACAK MEYVESİ DAHİ OLMASIN, KALMASIN VE KURUSUN…