CHP KENDİSİNİ FESHETMELİDİR

Siyaset, enteresan bir meşguliyet alanıdır. Söz konusu Türkiye ise her şeyin mahiyet değiştirdiği; garipliklerin, çelişkilerin, hukuksuzlukların, balık hafızasına sahip koca bir toplumun, bir düzine gidiş ve tekrar iktidar oluşların yaşandığı nev-i şahsına münhasır bir ülke.

İşte tam da böyle bir ülkede CHP gibi bir asrı aşan, kökleri olan, ülkenin kurucusu gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir parti olarak kendi kodlarına, ontolojik çıktılarına, varlık gerekçelerine bu kadar ihanet eden, değişen ve dönüşen bir siyasal oluşum daha var mıdır? Doğrusu %1 ihtimal daha vermiyorum.

ORC Araştırma şirketinin yeni bir araştırma sonuçları meramımı daha net açıklayacaktır diye düşünüyorum

İşte ORC Araştırma şirketinin yaptığı son araştırma sonuçları

AKP İLE CHP ARADAKİ FARK 2 PUAN

19-23 Aralık tarihleri arasında 28 ilde 3 bin 920 katılımcı ile yapılan kamuoyu araştırmasında "Bu pazar seçim olsa kime oy verirsiniz?" diye soruldu.

Cevaplara göre AKP ile CHP arasındaki fark AKP lehine yüzde 2 seviyesinde...

İşte sonuçlar...

Şu tabloya bakarak ve hatta şu utanç verici tabloya bakarak CHP’nin ivedilikle kendisini feshetmesi gerektiği iddia ve inancımıza itiraz edecek bir tane bile akl-ı selim kişinin var olduğuna da ihtimal vermiyorum.

Ülke, Bebek katili ile cilveli ilişkiler kurarken, İsrail ile komşu olmaya ramak kalmış iken, ev kiralarının 20 bin ama asgari ücretin 22 bin lira olmasıyla övünürken, felaket üstüne felaket ile kaderdaş olmuş iken 2 puan iktidarın gerisinde kalmış bir parti, kendisini lağvetmesinde ne yapsın?

Eğitimin, yargının, ekonominin dibe vurduğu bir süreçte, bir tek kişinin bile yarına inanç ve umut taşımadığı ve üstelik bütün bunların tek müsebbibi AKP iken umut, inanç ve ışık veremeyen bir partinin yokluğu, varlığından daha evla değil midir?!

Geçim yoksa seçim var gibi absürt, milleti aldatan, siyaseten ucuz ve ahlaka muğayir bir söylem ile kendisine alan açmaya çalışan tipler değil midir AKP’ye hayat öpücüğü veren!?

Kendisini Ana muhalefet partisi diye yutturan, geleceğin iktidarı diye pazarlayan, iktidarın alternatifi yalanı ile milleti aldatıp kandıran parti ve onun yetkilileri, AKP ve onun yetkililerinden çok daha utanmaz kişiler değil midir!?

Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Ali Mahir Başarır, Veli Ağbaba ve diğerleri küresel emperyalistlerin AKP mutfağında yoğurup işte size, sizi kurtaracak embesiller diye pazarladıklarını haykırmaktan yana dilimde tüy bitmiş iken dinletemeyip, inandıramadığım bir seçmen kitlesi, AKP seçmeninden daha kaliteli bir koyun değil midir?!

Ülke, hepten şirazesini kaybetmiş. Akıllı, düşünen, tefekkür eden, aklın gereğini yapan insan adeta kalmamış memlekette. Herkesi bir ideolojik körlük, duygusuzluk, hissizlik ve tepkisilik teslim almış.

Partisine Din ve liderine de İlah muamelesi yapan ve dolayısıyla bir gün evvel ki yaptıkları bir sonra ki yer ve gök arası çelişki gösteriyor olmasına rağmen alkışlayan bir  ülkenin çıkışı bulması zaten mümkün olmadığı gibi, hak ettiğini söylemekte akla ihanet değil midir?!

Akıl, ahlak ve adalet üçlüsünün manasını kavrayamamış, bütün bunları izzet-i nefsine denk tutup ölümüne sahiplenememiş; ülke batıyorken bütün ihaleyi iktidara çıkarıp bütün bunlara rağmen iktidarın iki puan altına düşmüş bir Ana muhalefet partisinin seçmeni, partisi ile hesaba düşmemiş, düşememiş ise iktidara karşın takındığı tavrın bayatlığı, tutarsızlığı, ahlaksızlık ve adaletsizliği ile yüzleşememiş olması dolayısıyla diğerleri ile birebir aynılık gösterdiğini fark edememeside AHLAK, ADALET VE AKLA İHANET DEĞİL MİDİR!?

BU ÜLKE AKP’DEN DAHA İYİSİNİ HAK ETMEMEKTEDİR…!