TÜRKİYE KALİTESİZ İKTİDAR VE GIDA ENFLASYONU ALTINDA İNLİYOR!
Sadece dini istismar, aldatma, kandırma ve dolandırma işlemleri sayesinde iktidar olan ve yine aynı yöntemlere bir de istibdat ekleyerek iktidarını pekiştiren AKP, ülke, halk ve devletin altını altını oymaya devam ediyor. Saray, akıllara zarar bütçeyi sadece iki kişi için, üst kademe şeytana bile rahmet okutacak hırsızlık, yolsuzluk ve talanlar sebebiyle koca bir ülkeyi iç ederken halk domates ve bibere bile ulaşım sağlayamıyor.

TÜİK, İktidarın yalanlarının temize çıkarıldığı kurum ve elbette yanına din kılıklı Diyanetin de eklemlenmesiyle elini yüzünü yıkamış, abdest ve hatta boy abdesti aldırılmış AKP, Yalan ve talana hız kesmeden devam ediyor.
Evet, TÜİK denilen ucube kurumun verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 39,05 olarak açıklanırken, hal binasında ki sebze ve meyve fiyatları aynı yıl içerisinde % 400’e yükseldi.
TÜİK ve 3 Mart 2025’te açıkladığı verilere göre, şubat ayında yıllık tüketici enflasyonu (TÜFE) %39,05 oldu!
Açıklanan fiytlar üzerinden yapılan analizler, gıda enflasyonunun TÜFE ortalamasının çok üzerinde olduğunu** gösteriyor. Ticaret Bakanlığı Hal Kayıt Sistemi'nden alınan verilere göre, sebze ve meyve fiyatlarında geçen Ramazan’a kıyasla büyük bir fiyat sıçraması yaşandı.

Öte yandan, bazı gıda ürünlerinde fiyat düşüşleri de yaşandı:

Bu ürünlerde fiyat düşüşü yaşanırken, genel gıda fiyatları tüketicinin belini bükmeye devam ediyor.
GIDA ENFLASYONUNUN TÜFE'DEN YÜKSEK OLMASININ NEDENLERİ
TÜFE'deki %39,05'lik artış, tüm mal ve hizmetleri kapsayan geniş bir tüketim sepetine dayanıyor. Ancak gıda fiyatları, özellikle taze sebze ve meyvelerde mevsimsel dalgalanmalara, iklim koşullarına ve tarım politikalarına bağlı olarak çok daha büyük oynaklık gösteriyor.
- Üretim maliyetleri yükseldi: Gübre, mazot, tohum ve işçilik maliyetlerindeki artışlar çiftçilerin üretim maliyetlerini artırdı, bu da nihai ürün fiyatlarına yansıdı.
- İklim koşulları etkili oldu: Aşırı soğuklar ve yağış rejimindeki değişiklikler, tarımsal üretimi sekteye uğrattı.
- Arz-talep dengesizliği: Önceki yıllarda fiyatı düşük olduğu için ekilmeyen bazı ürünler, bu yıl arz daralması nedeniyle fahiş fiyatlara ulaştı.
- Tarladan markete fiyat farkı arttı: Hal fiyatlarındaki yüksek oranlı artışlar, zincir marketlerdeki perakende fiyatları daha da artırıyor.
Bu nedenlerden dolayı, özellikle dar gelirli kesimlerin alım gücü ciddi şekilde zayıflıyor ve tüketiciler ucuz alternatiflere yönelmeye mecbur kalıyor.
TÜKETİCİ NE YAPIYOR? PAZARDA YENİ ALIŞKANLIKLAR!
- Taze sebze yerine dondurulmuş gıdalara yönelim arttı: Fiyat artışlarından etkilenen tüketiciler, daha uzun süre saklanabilen dondurulmuş sebze ve konserve ürünlere yöneliyor.
- Alışveriş saatleri değişti: Vatandaşlar, akşam pazarın dağılma saatlerinde daha düşük fiyatla sebze alabilmek için bekliyor.
- Porsiyonlar küçülüyor: Eskiden bir kilogram alınan ürünlerden yarım kilo veya 250 gram alınıyor, bazı yemeklerde malzemeler eksiltiliyor.
- Market markalı ürünlere talep arttı: Daha ekonomik fiyatlar sunan marketlerin kendi üretim markalarına olan ilgi büyüyor.
Bu veriler, gıda enflasyonunun sadece mutfak harcamalarını değil, tüketici davranışlarını da kalıcı şekilde değiştirdiğini gösteriyor.
GIDA FİYATLARI ENFLASYONUN ÜZERİNDE ARTMAYA DEVAM EDECEK Mİ?
Uzmanlara göre, gıda fiyatlarındaki yüksek seyir 2025 boyunca devam edebilir. Ticaret Bakanlığı denetimleri artırsa da, tarımsal üretimde planlama eksikliği, girdi maliyetlerindeki artış ve döviz kuru dalgalanmaları fiyatları yukarı çekmeye devam edecek.