DOLAR

32,2750$% -0.04

EURO

35,1008% -0.07

STERLİN

40,8888£% -0.16

GRAM ALTIN

2.461,61%-0,17

ÇEYREK ALTIN

3.994,00%-0,07

BİTCOİN

฿%

Malatya PARÇALI AZ BULUTLU 12°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TURAN GÜZEL

TURAN GÜZEL

13 Mayıs 2024 Pazartesi

AKP İLE BİRLİKTE KAYBEDENLER KULÜBÜ

AKP İLE BİRLİKTE KAYBEDENLER KULÜBÜ
5

BEĞENDİM

ABONE OL

Evet, seçimler siyasi partiler arasında geçmiştir ancak kaybeden ve kazananları sadece partiler olarak tanımlamak son derece sakıncalı ve hatta bilinçli bir hedef saptırma girişimidir. Zira partileri var eden bir çok farklı sebepler, oluşum ve değişkenler vardır ve bir partiyi toplumsal zemine ve geniş bir tabana angaje edenler de yine bu farklı motivasyonlardır.

Bu seçimin en baş kaybedeni ve hatta kaybında ötesinden büyük bir hezimet, psikolojik bir yıkıntı, siyasi bir enkaz ve en nihayetinde kuyruğu dik tutmak adına yapılmış her duruş, tavır ve söylemlerin üzerini örtmesinin asla ve kat’a mümkünatı olmayan büyük bir Akp yıkımdır.

Artık, akp için sonun başlangıcıdır ve böylesi büyük yıkım beraberinde çok hızlı bir çöküntüyü ve kısa bir zaman içerisinde tuz ve buz misali dağılmış akp ve hemen akabinde erken bir genel seçime Kapı açmanın ötesinde zorunlu da kılmıştır.

Akp’nin kaybetmesi ne demek!?

Akp’nin kaybetmesi demek Akp’nin din anlayışı, dillendiriş formatından tutun da sahaya yansıyan pratik uzantısına varıncaya kadar tamamı yenilmiştir, dışlanmıştır, ötelenmiş, değersiz ve anlamsızlaştırılmıştır.

Bir başka deyişle bu sonuçtan akp’nin çıkarması gereken şey; artık Yallah, Bismillah ve Elhamdülillah söylemlerinin pratik bağlamda, yüreklere dokunması ve sahici bir karşılık bulma manasında hiçbir inandırıcılığı bulunmayan söylemler kategorisine inmiştir.

Akp’nin kendisini ‘’ Müslüman demokrat ‘’ olarak tanımlamasının hiçbir inandırıcılığının kalmadığını; hukuk, adalet, hakkaniyet, ahlak ve tevazü bağlamında herhangi bir saygınlık içermediği, tamamının basit ve ucuz hesaplara birer payanda edildiği ve kendisini tanımladıkları tezler ile tamamen tenakuz arz ettiğinin tescillendiği bir sonuçtur.

Akp, bütünüyle ve bir daha geri dönüşü olmayan bir kayıp içindedir ve siyasi tarihin en sabıkalı partisi olarak anılacağından kimselerin kuşkusu olmayacak bir sonun sahibidir.

Akp ile birlikte kaybedenler!

Dincilik kaybetmiştir!

Akp, pratik siyaset anlayışı ile İslam ve Kuran ile hatırı sayılır ayrılıklar, çelişkiler ve hatta savaşan tavır, tutum, söylem ve uygulamalarını ‘’ aslında öyle değilde böyledir ‘’ diyen ve tam bir deli zırvası şeklinde tevil eden dincilerin, dinci yapıların, dinci vakıfların, dinci derneklerin, tarikat ve cemaat adı altında teşekkül etmiş tüm kurumlarıyla birlikte kaybetmiştir.

Akp akademisi(!) kaybetmiştir!

Dr, Doç ve Prof payelerini nasıl aldıkları ve ne kadar hak ettikleri sorusu tüm vicdanları, akıl, ahlak ve adaleti tırmaladığı bir başka yazının konusu olmakla birlikte olanları akla zarar şekillere, şeytana hayâ ettirecek yorum ve yaklaşım göstererek halka algı operasyonları yaparak mesleğin ve akademyanın haysiyetine sonuna kadar halel getirmiş olmaları dolayısıyla Akp akademisi tamamen kaybedenler arasındadırlar.

İlahiyatçılar, tarikat, cemaat, dini vakıf ve dernekler kaybetti!

Türkiye de din adamlarına Âlim, Kanaat Önderi, Molla, Mütefekkir, Ehli İlim, Müçtehit, imam ve benzeri biri diğerinden kıymetli isim, sıfat ve payeler verilmiş ve her zaman için Sosyolojik, Tarihi ve Teolojik bir ayrıcalık gösterilmiştir.

Çok saygın ve anlamlı bir yere oturtulan bu gürüh,  akp’nin yarattığı yapay ve senkretik din eliyle hiç olmadığı kadar sıradanlaştırılmış, kıymetsizleştirilmiş, toplumsal bağlamda seviyesiz bir konuma düşürülmüş ve laçkalaşarak tam bir kaybın ortasında yerini almışlardır.

Oysa Kuran ayetlerinin apaçık şekilde ortada duruyor olmasına ve Akp’nin de söylemlerinden tutun da eylemlerine varıncaya kadar her hallerinin bu ayetler ile savaşıyor olmasına rağmen düzene ayak uydurmuşlardır.

Ve uydurdukları bu düzen ( düzenbaz ) gereği şeytani teviller yaparak bunca büyük yalan, talan, yağma, usulsüzlük ve hukuksuzluklara uygunluk verici yorum ve fetvalar vererek evvela kendi haysiyetlerini ayaklar altına almış ve ayrıca bütün bu payelerin bir daha bellerini doğrultamayacak derece de dip seviyelere indirmişlerdir.

Akp medyası kaybetmiştir!

Her gece ve münhasıran aynı yalanları, utanılır derece de çarpıklık ve çarpıtmaları yorumculuk ve gazetecilik diye yutturan nev-i şahsına münhasır tiplerin evvela gazeteci diye pazarlanması ve yaptıkları akıl ve ahlak yağması tavırları dolayısıyla Akp medyası kaybetmiştir.

Toplumsal saygınlık, güven, izzet ve ihtimam namına hiçbir getirisi olmayan ve Akp olmasaydı sıradanın da kendi segmenti içerisinde kast sisteminin en altından kurtulması mümkün olmayan bu varoş cahilleri, rüyalarına bile on gömlek büyük gelecek imkanların verdiği sarhoşluk ile tam hız en okkalı yalanlar söyleyerek kaybedenler kulübünün baş köşe konuklarıdırlar.

Akplı iş adamları, mücahit ve müteahhitleri kaybetti!

Artık klasik bir söylem formuna dönüşmüş olan Nisa, Masa ve Kasa mottosu sanırım akp’lileri kısa ve alabildiğine net şekilde tanımlayan kavramlar silsilesidir. Dünün muvahhide ve mücahit diye pazarlanmış tiplerin tam ve de işini hakkıyla (!) yapan müteahhitlere dönüşmüş olması, sıklıkla bahsettiğim varoş çocukları tezimin içini ve altını nasılda dolduruyor değil mi!?

Yemenin, katakulli yapmanın, iç etmenin, envai tür yolsuzluk, hırsızlık, yağma ve beraberinde kimlik bunalımı geçirmiş bu kitlenin, bağrında ve zihin dünyasında nasıl bir canavar beslediğini göstermesi bakımından hayli ibret vericidir.

Sonradan görme görgüsüzler/görgüsüzlük kaybetti!

Dünün köhne evlerinde oturanların, salt bir çökeleğe muhteşem bir katık muamelesi yapanların fahiş rakamlara tekabül eden villalar, uçuk miktar banka hesapları ve yine dudak uçuklatan marka arabalara sahip olmalarının yanı sıra bir de çakarlı gezmeleri yok mu !? Değil bardağı doldurmak göz, gönül ve sabır taşını çatlatan ahlaksız amiller arasındadır.

Varoş takımının parayı, makam, güç ve kudreti görmesiyle birlikte değerleri, iman ve ibadete taalluk eden her türlü fiiliyatı elinin tersiyle iterek pisliğin içerisine ve üstelik gırtlağına kadar batmış olması dolayısıyla kof iddialar, mesnetsiz imani kabadayılıklar, muvahhide ve mücahit pozuna yatan görgüsüzlük, iki yüzlülük ve sahtekarların tamamı kaybetmiştir.

TAMAMI KAYBETSİN VE KAHROLSUNLAR…