34,8494$% 0.07
36,7752€% 0.01
44,4580£% 0.11
2.985,08%0,32
4.907,00%0,18
ALLAH VE DIŞ GÜÇLER ARASINDA KALAKALMAK
Ülkenin, neresine elinizi atsanız perperişan. Böyle bir yerde ve böyle bir zihniyetin hakim olduğu ülkenin din ve diyanetinin yerli yerinde olması ne mümkün !? Sabıkalı gülüşler, Sabıkalı ithamlar, sabıkalı ileri sürüşler, sabıkalı teşhis ve tespitler ve sabıkalı bir sürü şeyin içiçe geçmişliği koca bir devlet ve milletin madara olması sonucunu zaruri kılmaktadır.
Sabıkalı Enfeksiyon ve sabıkalı kafa yapısı devletin bütün hücrelerine yayılmış ve tahribatın ölçüsü, teşhis ve tedavisi de önü-sonu kestirilebilir bir öngörünün çok uzaklarına savruluşundan bu yana haylice zaman geçti. Bir bakıma tedavinin de zaman aşımındayız.
Hakikatin giydiği elbise ya da hakikat elbisesi nice zamandır rüküş kaçıyor bizi yönetenlerin üzerine. Duygudaşlık, öfke nöbetlerine bıraktı yerini. Güven ve sadakat ile ilişki heptendir arızalı.
Ucuz hesaplara kurban edilmiş ve elden ele ucuzundan yer değiştiren din ve değerler skalası, NİCE ZAMANDIR bağışıklığını kazandığımız konular arasında artık. Stayjer doktor, stayjer avukat ya da stayjer herhangi bir meslek erbabının dahi yapma olasılığı olmayan nice stayjer konular VE ARIZALAR elimiz ve dilimizin ” baş yapıt ” klasikleri arasında.
Döküm döküm dökülüyor koca memleket. Bir tek işleyen konu ve bakanlık yok ki harabat haline dönüşmüş / dönüştürülmüş olmasın. Ve bütün bu yıkım ve harabatın faturasını da Allah ve dış güçlere kesecek kadar değer fukarası ya da işin stayjer altı politikacısı diye nitelendirilmemiş olsun.
Utanma, yüz kızarma, haya, nedamet gibi erdemler ile ilişki kurulmamış olması hasebiyle kesilmişliğinden de bahsetmemizin mümkün olmadığı bu kafa yapısı, Geminin kaptan kamarasında oturuyor olması hasebiyle şatafat, debdebe ve elbette filikalara hükmediyor olmanın verdiği sarhoşluk ve güven içerisinde bulunmakta. Altta kalan mı !? canı çıksın…
Zamları, Allah ve dış güçler yapıyor (!) iddialarına karşın takındığım HOR-GÖRÜM, ”ehlince” ne kadar ciddiye alınır sorusunda ki cılızlık boğuk, yılgın ve asabi ses tonumun volüm düzeyinin de katilidir aynı zamanda.
Uhrevi koku ve korkundan azade kargir sarayların umarsız müdavimleri, tarihten ve dolayısıyla muktedir ve ekabir kesimin mukadderat karşısında ki acziyetlerine karşın umarsız, duyarsız ve hatta küstah bir tutum içerisinde oldukları sonucu zaten kendiliğinden çıkmaktadır ortaya.
Seçkin sınıf (!) Allah ve dış güçler arasına sıkıştırıdığı bizleri, ikisi arasında vereceğimiz küfürlü savaşı izlemek için stadyum ve arenada kendilerine tahsis edilmiş debdebeli protokolde ki yerini çoktaaaann aldılar bile…
Ne çıkılan yol, ne edinilmiş bir dava ve ne de kendilerinin servet, şöhret ve şehvet tatmini hedefinden başka bir hedefin olmayan bu kafa, koca ülkeyi kederli bir alan ve kederli bir sona doğru hızla taşımaktadır.
Sert, çirkin ve yerleştirildiği yere uyumsuz HER TAŞ bu yapılaşma, küflü bir teolojinin mihmandar kılınmış olmasının da en tabi sunucudur. Hakka, hukuka, adalet ve insana dönük bir yüz, kafa, bilinç ve gayretten yana tamamen soyutlanmış bu proje, büyük abi ve ağababaların bir üst katta ki arenadan izleyip memnuniyet duyduklarını her akıl sahibi görmekte ve duymaktadır.
Din ve değerlerin siyasetçiye ve siyasete elverişli bir malzeme ve payanda kılınmışlığına illaki, mutlaka ve kalın çizgilerle rezerv konulmadığı sürece gelenin, giden ile dirsek teması kurma zorunluluğu ve bu ilişkiyi keşfettiğimiz an yandı gülüm keten helva…
BU ÜLKEDE HERŞEYE BU KADAR MÜDAHİL OLAN ALLAH AMA İMAM HATİP OLAYINA ÇIKINTILI CÜMLEYİ İFADE EDEN GÜLŞEN Mİ !?
ASIN KURTULALIM…
LÜTFEN AMA LÜTFEN ARTIK ALLAH’I RAHAT BIRAKIN…
TERBİYELİ BİR BEKLEYİŞ
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.