DOLAR

35,2068$% 0.3

EURO

36,7672% 0.92

STERLİN

44,3202£% 0.7

GRAM ALTIN

2.968,33%1,32

ÇEYREK ALTIN

4.853,00%0,96

Malatya PARÇALI AZ BULUTLU
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

DİNCİ RADİKAL MEŞALE ÖRGÜTÜ VE BENİ BENİM EVİMDE TEHDİT EDİŞLERİ!

Okuyucularım ve takipçilerimin malumu olduğu üzere bu ÖRGÜT için hayli sayıda ve de kapsamlı yazılar yazdım. Kimileri yazılarıma duygusal yaklaşıp sert yazılar olduğundan yana dem vurmuş olsalar da tamamı birer saptama, kıyas ve analiz yazılarıydı.

İslam ve Müslüman olmak hakikaten bir yürek, dirayet, samimiyet, ciddiyet, ilke ve istikrar işidir ve öyle herkesin ve her oluşumun altından kalkacağı ve elbette hakkını vereceği bir iddia değildir. Bu satırlardan sonra ki tüm saptamalar ve elemelerimi Kuran’a olan hâkimiyetimin bu ÖRGÜTÜN ağababası hocasına kırk kez takla attıracak seviyede olduğunun tespit ve saptamasının altını özellikle çizmek istiyorum.

BUNDAN SONRA Kİ YAPACAĞIM SAPTAMALARA DA ÖRGÜT VE ONUN İLERİ GELENLERİ TARAFINDAN BİR İTİRAZ GELECEK OLURSA ŞAYET, O ÇOK GÜVENDİKLERİ HOCALARIDA DAHİL KAÇ KİŞİ OLURLARSA OLSUNLAR BİR CANLI YAYINDA TARTIŞMA VE HAKİKATİ ORTAYA ÇIKARIP MALATYA HALKININ GÖZLERİ ÖNÜNE SERME TEKLİFİ DE YİNE BENİM TARAFIMDAN YAPILMIŞ OLSUN…!

ŞU HALDE MÜSLÜMAN KİMDİR VE İSLAM’İ OLUŞUMUN TAVIR VE TARZI NASIL OLMALIDIR!?

Müslüman:  zamana ve zemine, kişiye ve duruma göre değil başkalaşım gösteren, dirayet ve basiretten yana gevşek, ilke ve omurgadan yana yumuşak bir tavrın sahibi asla ve kat’a olamaz ve olması düşünülemez bir kişidir.

Ve hatta öyle ki ‘’ Babasının aleyhine bile olsa hakka, hakikate, doğruluk ve adalete taraf olmak ve bu minval üzere hareket etmekle emrolunmuş kişidir ‘’ Böyle bir tavır onun imani ve samimiyet testinin en önemli basamağı olacağı içindir ki en küçük bir sapma opsiyonu bile olmayan haysiyet, dirayet, samimiyet, ilke ve omurga abidesi bir kişidir.

İslam ve Müslüman olmak; söz konusu Allah’ın Kuran’ı, adalet ve hakikat vurgusu, ilke ve omurga çağrısı, onurlu ve haysiyetli bir yaşam, tutum ve tavrın sahibi olmak ve bu karakterden sapmadan her durum, kişi ve oluşum karşısında çelik gibi durmak ve ara renklere zerre kadar taviz vermeksizin ya siyah ya da beyaz olma bilincinin adıdır.

İşine geldiği zaman siyasetin dibine ve gırtlağına kadar girecek ve işine gelmediği zaman biz siyasetten uzak bir ÖRGÜTÜZ kurnazlığının İslam, Müslüman ve Kuran öğretisi ile zerre kadar alakasının olmadığını ancak ve ancak mankurtlaştırdıkları taraftarlarına yutturabilecekleri ucuz bir kurnazlık türüdür.

GELELİM GÖRÜŞME TEKLİFİ YAPAN ÖRGÜT MENSUPLARI VE GÖRÜŞMELERİMİZİN İÇERİĞİNE!

İlk önce kısmı bir hukukumun olduğu bir tek kişi tarafından arandım ve yazdığım yazılarımın ve yaptığım içeriklerin doğru olmadığının ve dolayısıyla nerelerde yanılıp yanlış yaptığımın görüşülmesi ve doğruların yazılması gerektiği üzerine konuşmalıyız teklifi yapıldı.

Hiç düşünmeksizin ve bir gram bile tereddüt etmeden zaman ve mekân tercihini kendilerine verip her an hazır olduğumu defalarca belirttim. Ve nihayetin de geçtiğimiz Pazar günü saat 11 sularında çarşıda buluşacak ve buluşma sonrası belirlenecek mekânda konuşma kararı aldık.

Teknik bir neden dolayısıyla ben evden çarşıya ulaşım imkânımı yitirince bağlantıda olduğum kişiyi tekrar aradım ve çarşıya gelmem hayli uzun sürecek ve dolayısıyla verdiğim söz ve saatte çarşıda olamayacağımdan hareketle beni evimden alıp alamayacaklarını sordum.

Alabileceğini söyleyince kendisine evimin konumunu gönderdim. Burada önemli bir konunun altını ayrıca çizmek istiyorum. Ben sadece bir kişi ile iletişime geçmiş, sadece onunla konuşmuş ve sadece onun görüşme teklifini onaylamıştım. Ancak iletişimde olduğum kişi yola çıkmış geliyorlarken beni arayarak yanın da iki ayrı arkadaşın daha var olduğunu ve bu durumun benim için bir sakınca doğurup doğurmadığını sorunca herhangi bir sakıncası yok diyerek üç kişiyi evimde ağırladım.

Bu üçlüden bir kişiyi hiç görmemiş, tanımamış ve tanışmamıştım. İletişim içerisinde olduğum kişi ile zaten kısmi bir hukukumun varlığını daha önceden belirttim. Ama bir üçüncü kişi var ki daha önceleri defalarca konuştuğum, tanıştığım ve dolayısıyla bırakın İslam ve Kuran ahlakı ile bir gram nasip almışlığını insanlık, edep, nezaket ve iletişim kuralları bağlamında bile tam bir ilkel, barbar ve yabaninin bizatihi kendisi olduğunu bildiğim için araçtan iner inmez eyvah dedim kendi kendime.

 Ama bir yabaniye, bir ilkel ve barbara İslam ve Müslüman kimdir ve davranışı nasıldır terbiyesini vermek ve göstermek amaçlı son derece nazik, medeni ve ortamın gerektirdiği bütün koşulları sağlamış şekilde karşılayıp hürmet göstererek misafir odasına aldım.

Kısa bir karşılama, tanışma ve hoş geldin seremonisi sonrası önlerine öyle isimler, öyle kumpaslar, öyle yalan, dolan, çirkeflik, ali cengiz oyunu ve İslam dışı her türlü tanımlama ile cuk oturacak olaylar silsilesini ardı ardına önlerine koyuverdim.

Bir kez daha ve önemle vurgulayarak tekrar ediyorum ki önlerine koyduğum isimler hem kurumsal bağlantısı olan ve hem de gerek ÖRGÜT içinde ve gerekse Malatya kamuoyu içerisinde etkili, yetkili ve okkalı kişilerden oluşmaktaydı.

 Kurumun bizatihi içerisinde olan, ağırlığı, söz hakkı, etki ve yetkisi olan kişiler olmasına karşın ‘’ bu kişiler ile bizim ne alakamız var, bu kişilerin yaptıkları kurumu bağlamaz kurnazlığından İslam’i ve mümin bir tavır sergilediğini zanneden bu üçlü, alabildiğine sırıtık söz, fiil ve davranışları birbiri ardına sergilemeye başladılar.

İşte bu sebepledir ki Müslüman bir tavır, tutum, omurga, ilke sahibidir ve bu özellikler onun ayrılmaz parçalarıdır üzerine yaptığım saptamalar hayati değer taşımaktadırlar.

İddiaları ile yaşantıları, davranışları, kurumsal olarak pratik uygulamaları arasında hayli mesafe bulunan bu üçlü ‘’Sen bu tür haksızlık ve zulme uğradığın zaman kurumsal olarak bize gelip bizden herhangi bir yardım talep ettin de bizler de sana karşın duyarsız mı davrandık ‘’ kurnazlığını bir kez daha masaya koymasınlar mı !?

Dedim ya İslam ve Müslüman olduğunu iddia etmek ile gereğini yapmak arasında en az UHUD ya da TANRI dağları kadar fark vardır.

Bre şark kurnazları sizin önlerinize koyduğum insanlar bizatihi sizden ve kurumun içerisinde olan kişiler değiller mi!? Diye soruyorum evet diyorlar ve devamen;  haricinde yine kurumun içerisinde olan bir sürü isim sayarak olayların, bu etkin ve yetkin kişilere kadar gittiğini ama herhangi bir sonuç alamadığımı ve dolayısıyla zulme, kumpas ve aşağılık zulümlere bizatihi kurum mensupları tarafından uğramış iken ayrıca sizlere gelmem gerektiği üzerinden bir tez tutturmanın İslam ve Müslüman olmak ile kırıntı kabilinden bile ilişkisinin olmadığını Malatya halkı zaten takdir edecektir.

Önlerine koyduğum olaylar, zulümler, yalanlar, talanlar, haksızlık, hukuksuzluk ve kendileri için gayet hatırı sayılır isimler olunca fizik, kimya ve ruh konforları bozulan üçlü içerisinde bulunan ilkel, bedevi, görgüsüz TİP,  beni benim evimde aşağılamaya, hakaret ve tehdit etmeye başlayınca ‘’ LAN SEN KAÇ KURUŞLUK TİPSİN, LAN SENİN EDERİN NE Kİ, LAN SENİN CÜSSEN NEDİR Kİ BANA KARŞIN BÖYLE BİR TAVIR SERGİLEYECEKSİN BRE EDEPSİZ DİYEREK EVİMDEN HAK ETTİĞİ ŞEKİLDE KOVALADIM.

Birileri iyi diğeri kötü polisi oynayan, aslında konuşmak, doğruyu, hakikati ve gerçeği ortaya çıkarmak adı altında yapılan bu toplantıyı aba altından sopa göstermek, had bildirmek, gözdağı ve tehdit etme seremonisine döndüren bu tipler bir kez daha ne denli haklı olduğumu ve ne denli doğru saptamalar yaptığımı ve ne kadar anlamlı yazılar yazdığımı açık etmişlerdir.

İşin enteresan tarafı ise mutat davranan iki kişinin fevri, kaba ve tehdit içerikli konuşmalar yaparak ortamı geren, ajite ederek provakasyon yaratan kişiye uyarı amaçlı ‘’ Bizler senin böyle bir tavrın sahibi olduğunu bilmiyorduk, biraz daha sakin ve daha nazik olur musun ‘’ tarzın da uyarı ve ikazlarda bulunduklarını ama hak ettiği şekilde dışarı çıkarmak ya da benden özür dilemek ve elbette yaşadığım sorunların çözümüne dair zerre kadar bile ilgi, alaka ve çaba göstermemiş olmaları dolayısıyla hesaplanmış ve PR’ı yapılmış bir tiyatro olarak tanımlıyorum.

Hülasa !

Kendilerine Müslüman diyen, İslam’i dayanışma diye takdim edenlerin haftanın her günü İsrail’i telin mitingi düzenleyip ucuz Show yapacaklarına, İsrail’e en stratejik ürünleri ihraç eden Akp belediyesi ve Başkanı ve ÖRGÜT üyesi Mehmet Çınar’a doğru neden yönelmiyorsunuz diye sorunca…

Kürecik üssünü açan, ABD emrine veren ve buranın da bizatihi İsrail’in güvenliğinin sağlanması imkânı sağlayan Akp il yönetimini neden kınamıyorsunuz dediğim de ‘’ bizler siyasi konulara girmiyoruz ‘’ kurnazlığı ile İslam ahlakı arasında zerre kadar alaka olmadığını ehli olanlar zaten takdir edeceklerdir.

Oysa İsrail ile İslam dini ve coğrafyasında ki savaşın Teolojik, sosyolojik, tarihi ve elbette SİYASİ bir savaş olduğunu bizatihi kendilerinden dinlediğim bu kişi ve bunların hocaları, topu çizgi dışında döndürme gevşekliğini hiçbir şeyle örtemez ve kendilerini saklayamaz bir utancın içerisine düşmüşlerdir.

Heyyy Malatya halkı!

Vallahi ve billahi din adına, Allah adına, İslam adına kandırılışa, kullanılmaya ve istismar edildiğine bir an evvel vakıf olmalı ve çocuklarınızı bu ve benzeri yapılardan mutlaka uzak tutmalısınız. İslam hiç kimsenin ve hiçbir kurumun tekeli altında değildir. Aziz ve Celil olan Allah ve onun Kitabı bütün arı, duru ve berraklığı ile ortada durmakta ve bu dini anlama ve yaşama noktasında hiçbir kurum, kuruluş, vakıf, dernek, camia, cemaat ve tarikat ile ilişki kurmak zorunda değilsiniz.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Tüm Yorumlar (1)
  • Nuri kurt
    11 ay önce
    2 0

    Kalemine, eline, diline,sağlık.çok kıymetli sevgili yazar turan güzel abi.

Sıradaki haber:

DİNCİLERDEN SELAHATTİN GÜRKAN’A İKİ AYRI MADİK

HIZLI YORUM YAP