35,2068$% 0.3
36,7672€% 0.92
44,3202£% 0.7
2.968,33%1,32
4.853,00%0,96
17 Aralık 2024 Salı
DUY EY YURDUM İNSANI
TÜRKİYE TIKANDI VATANDAŞ HİÇ BİR PARTİYE GÜVENMİYOR!
TÜRKİYE’NİN MEVCUT GERİLİMLERİ/TANSİYONLARI
TEMEL’ler BİN YAŞASIN
BELEDİYECİLİĞİ İLE ÖVÜNEN AKP'NİN BÜTÜN BELEDİYELERİ BORÇ BATAĞINDA!
Yazımızın hemen başlığını görüp ve yüksek bir volümde ” Türkiye de siyaset anlayışının geneli kendisini bu aks üzerinden bina etmiş değil midir ? gibi gayet manalı, mantıklı ve sağlam bir zemini olan itirazı dile getirmiş olma ihtimali sanıldığından çok daha yüksektir.
Ve bu itiraz Erdoğan ve akp haricinde dile getirilmiş olsaydı şayet tadından yenmez çifte kavrulmuş kabilinden olup itiraz etmemizin imkanı dahi bulunmamaktaydı.
Ama söz konusu akp ve onun seçmeni olunca konu hak, hukuk, insan hakları, adalet, eşitlik gibi değerleri parti programına koyarak iktidara gelmiş ve seçmen kitlesinin de kendisini bulduğu ve kanıksadığı bu değerler olunca akan sular duruyor…
Hak demişseniz, Minare, Cami, Allah, Adalet, Musavat, Dava, İslam ve bütün bu değerlerin sağ ve soluna entegresi mümkün nice kavram var ise kendinizi böyle takdim etmiş ve bu takdimi de ülkenin çok büyük bir kitlesi satın almış ise sizin Oportünizm ve Pragmatizm ile aranızda ki mesafe hak ve batıl, haram ve helal arasında ki sertlik, keskinlik ve uzaklığa denk olmalıydı.
Oysa realite de gördüğümüz Erdoğan ve akp tamamen pragmatist, opotünist ve popülist politikaların kuluçka merkezi ve uygulama sahasına dönüşmüştür. Bu realitenin ilk zamanlar seçmen gözleminden, analiz yeteneğinden kaçmış gibi görüntüsü, asli itibarıyla böyle bir pişmanlık ve yine boşa gönderilmiş, hedefi ıskalamış bir ok sahibi olmanın içsel huzursuluğunu kendilerine itiraf bile edemeyişlerinin tezahürüdür.
Zira akp’nin iktidara geldiği sosyal psikolojiyi bir kez daha masaya yatırdığımız an, akp seçmenin bahsini yaptığım korku ve nedamet yığıntısının nasıl bir ağır tonaja denk düşeceğini kestirmek zor olmayacağı gibi kabullenmek akıl ve mantık sınırları dahilinde kalmaktadır.
Ancak geldiğimiz şu son süreç açıkça göstermektedir ki aynı seçmen sesini yükseltmiş olmanın çok ötesinde yerini almış ve gerek Erdoğan, ailesi ve partinin yönetim anlayışında ki ciddi sapma ve sarkmanın İslam ve dolayısıylşa haram ile olan ilişkisine dair hatırı sayılır itirazları ardı ardına dillendirmeye başlamışlardır.
Gayri mızrak çuvala sığmıyor artık. Ezan, Minare, Dava, Hak, Hukuk, adalet, Millet, Bayrak gibi son derece popülist, oportünist ve haliyle pragmatist söylem ve uygulamaların getiri sağlaması bir kenara irrite düşüncenin daha bir katmerleşmesine katkı veriyor olmanın bir tık ötesine geçememektedir.
İslam ve Müslüman olmanın salt bir iddia olduğunu ve bunun en gerçekçi ve dokunur boyutunun pratik yaşam, uygulama ve bireysel hayatın en ince ayrıntısına varıncaya kadar gösterilecek hassasiyet olduğunu bilen bu kitle, açılmış mesafenin verdiği derin ızdırap, aldatılmışlık, kandırılmışlık, istismar ve iğfal edilmişliğin ağır yıkıntısını da kabullenme viyadüğünün tam orta yerindedir.
Lüks ve haram yaşantının dibini kazıyan yönetim ve parti, il ve ilçe başkanlıklarına kadar sirayet etmiş olan haksızlık, hırsızlık, yolsuzluk, nepotizm, ihaleye fesat karıştırma, haram üzerine inşa edilmiş haram yaşantı halkın gözünden kaçması şöyle dursun gözünün içine içine sokulmaktadır.
MÜSLÜMAN MAHALLEDE SALYANGOZU MÜSLÜMANIM DİYENLER SATIYOR ARTIK…!!