MEŞALE ÖRGÜTÜNÜN ETKİSİ ALTINDA SİYASET, MALATYA VE SELAHATTİN GÜRKAN (4)

5

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bütün yazılarımda özenle ve özellikle son derece etkin, gizli, kümeler ve hücreler halinde örgütlenmiş ammaaaa kümülatif ve kolektif çalışan etkili, ses getiren, yaptırım ve korku gücü son derece büyük bir örgüt olduğunun altınızı çizip durmaktayım.

Bu bağlamda yazdıklarım dolayısıyla gerek WhatsApp hattım, gerek Messenger, mail ve mesaj kutum yığınlarca mesajlarla ‘’ Ne olur kendine dikkat et, bu yapının sana ne tür ve hangi boyutta zarar verebileceğini kestirmek mümkün değil ‘’ deyip duaların ardı arkası kesilmemektedir.

Son derece etkili ve dolayısıyla ürkütme, sindirme ve yaptırım gücünün alabildiğince yüksek olması dolayısıyla Malatya bürokrasisi, siyaseti, ekonomisi, STK, iş dünyası ve kilit bütün yapı, kurum ve kuruluşlar yine bu MEŞALE ÖRGÜTÜNÜN etkisi, yetkisi, kıskaç ve kontrolü altındadır.

İşte böylesi kapsayıcı ve caydırıcı gücü olan bu örgüt, kendisine biat etmeyen, önlerinde ceketini iliklemeyen, tam bir teslimiyet göstermemiş olan Selahattin Gürkan’ın da fişini çeken ve siyasi kariyerinin bitişinde ki en büyük ve en etkin örgüttür.

Selahattin Gürkan’ın bu yapıya biat etmediğini söylerken kendisinin sağlam bir Cumhuriyetçi, sarsılmaz bir Atatürkçü, cevval bir hukuk müdafisi olduğundan da zinhar bahsetmiyorum. Sadece ama sadece çıkarları ve dünya görüşlerinin birbirleri ile örtüşmemesinden kaynaklı bir kavga olduğunun özenle altını çiziyorum.

MEŞALE ÖRGÜTÜNE dair yaptığım bu denli ciddi, sarsıcı ve büyük iddialarım, daha evvel ki yazılarımda da dikkatle ve altınız çizdiğim üzere içlerinde kalmışlığım,  çok çeşitli etkinliklere götürülmüş, çeşitli iş ve eylemlerde görevlendirilmiş ve ders halkalarına katılmış olmam dolayısıyla altı tamamen dolu ve ispatı benim için son derece kolaydır.

Ben ve hatta ailem, bu ÖRGÜTÜN en üst ve tepesinde bulunan kimi kişiler eliyle kumpasa düşürülmüş, iftiralara uğramış, çok ciddi tazminatlar ödemeye mahkum bırakılmış ve bütün bunlar dolayısıyla son derece büyük bedeller ödemiş ve ödetilmiş bir kişiyim.

Bir kez daha ve yine altını kalın kalın çizerek diyorum ki MEŞALE ÖRGÜTÜ şayet bu yazılarım ve isnatlarım dolayısıyla kendilerine iftira ettiğimi, yalan ve yanlış şeyler yazarak kamuoyunu yanılttığımı düşünüyor ve iddia ediyorlarsa şayet, beni dava etmelerini ve benim de bütün bu iddialarımı mahkeme salonlarında ispata mahkûm bırakmalarını bizatihi talep ediyorum.

HODRİ MEYDAN!

Hele hele de 90’ların ortasından tutunda sonuna kadar yürüttükleri ve dillere pelesenk olmuş DARUL HARP iddialarının ve bu iddialarının devlet ve birey planında ki pratik tezahürüne dair söylediklerinin nasıl bir vahamete denk düştüğünü yine benim gibi içlerinde bulunan ve pratik tezahürden yana kafaları ve mideleri bulandığı için kendilerinden uzaklaşan nice kişiler eli, dili ve şahitliğinde yüzlerce kez ispata hazır ve nazır olduğumu gözlerinin içine içine sokuyorum.

İslam, Kuran, dini dayanışma, İslam ahlakı üzere bir eğitim ve yaşam tezleri ile pratik yaşamları arasında 8 milyar ışık yılı mesafe bulunan bu ÖRGÜT, söz konusu iktidar ve onun Kuran ve İslam ile adeta savaşan sayısız politikalarına ses çıkarmamış ve hatta üyelerini de bu yapının içerisinde en etkin konumlara getirerek ciddi bir destekçisi olmuştur.

Bütün tv kanalları sabah akşam aile yapımızı, örf ve kültürel değerlerimizi alt üst ediyor ve yine dini program adı altında akla zarar bütün pislikler İslam diye genç beyinlere zerk edilerek yeni jenerasyon ile ateizm arasında köprü kuruluyorken Malatya’nın güzide dinci yapısı ve güzide hocasından tık bile çıkmıyor.

Sokaklarda alani ve cesurca peynir ekmek gibi uyuşturucu satılıyor ve yine gencecik çocuklarımız fuhuş bataklığında can veriyorken malûm yapı üç maymunu oynayarak İslam ile arasında ki mesafeyi nasılda açık ediyor.

İmam Hatip, diyanet ve ilahiyatlar eliyle dinin içi boşaltıyor, mana dünyamıza 12’den en hayâsız atışlar yapılıyor ama takva ehli tiyatrocu, kulakları üzerine yatmaktan yana ne hayâ ediyor ne de kılı bile kıpırdamıyor.

Oysa 28 Şubat döneminde Diyanet, İmam hatipler ve ilahiyatları hedefine koyan ve din düşmanı rejim gençleri ve Müslümanları bu yapılar eliyle vuruyor diyen MEŞALE, KİMLİĞİNİ NASIL DA DEŞİFRE EDİYOR..! ( ki bugün ki Diyanet, İmam hatip ve ilahiyatlar o günü rahmetle aratıyor )

Koca şehrin altı üstü yağmalanıyorken, fakir ile zengin arasında ki fark uçurumlara dönüşmüş, Akp öncesi bir parça da olsa gelişme ve büyüme umudu olan orta direk tamamen yok edilmişken bu yapı, kör ve sağır kesilmeyi meslek haline dönüştürmüş.

Muhacir diyor, Ensar diyor, İslâm kardeşliği diyor 25 milyon işgalciye meşruiyet kazandırıyor ama bu ülkenin izzeti, şeref ve namusu olan Bayrağı ayakları altına alan, çiğneyen, en aşağılık muameleye tabi tutan Arap kardeşlerine tık bile demeyen çakma İslamcılar bizim aklımızla dalga geçiyor.

10 yerden maaş alanlara, çoluk çocuk, dayı emmi, yeğen bacanak tüm şirketlere, devlet dairelerine alınmış, en kallavi haram maaşlar bağlanmış ve yetmemiş bir de milletin tepesinde boza pişirenlere duyarsızlığı karakteristik özellik hâline getirmiş MEŞALE ÖRGÜTÜ hangi dinin temsilcisi olduğunu bir kez daha düşünmeli değil midir?

Sahi dişlerini bile göstermekten hayâ (!) eden böyyük hocamız, salya sümük edebiyatını yaptığınız dininiz asgarî ücretin 17 bin, emekli maaşının 10 bin lira olup sarayın da günlük harcamasının 33 milyon 662 bin lira olmasına nasıl bakıyor!? İki kelam eyle de biz de kaç okka iman sahibi olduğuna tanıklık edelim olmaz mı !?

Kendisini İslam’i dayanışma diye takdim eden ve ayrıca meşale! yani ışık anlamında bir iltifata tabi tutan guruba dincilik terörizmi, ekonomik terörizm, ayrıştırma ve kamulaştırma terörizmi, nepotizm terörizmi ve daha bir sürü sosyal, dini, ekonomik ve siyasi terörizm hakkında kör ve sağır kalmaya devam edecek misiniz !!?

Ey meşale ve onun takva ehli hocası hele bana söyleyin böylesi akla zarar kış uykusuna yatarken bu ülkede Allah’a, İslam’a, ahlâk, adalet ve vicdana uygun bir tek ama bir tek uygulama bile yokken bu rahatlık ve rehavetin fetvasını hangi ayetten aldınız !!??

Sahi bütün bu dine, imana, ahlâk ve vatana tekabül eden değerler mal, mülk, makam ve hatırı sayılır servetler ile takas edilerek bedeli ödendi mi sayın takva ehli hocam!!!?? Nedir bu üç maymunu oynuyor olmanın kerameti!?

EY MEŞALE!

Hadi, halkı kin ve düşmanlığa tahrik iddiasıyla bir dava daha açarsınız artık…!

NİTEKİM KISA BİR ZAMAN EVVEL SİZDEN OLAN BİR SİYASİ BU YASA ÜZERİNDEN BİR DAVA AÇMIŞTI ZATEN, SİZİNLE BİR BAŞKA DAVAM DAHA OLUR BUYRUN…

5. YAZIM YOLDA!