DOLAR

35,2218$% 0.06

EURO

36,7425% -0.08

STERLİN

44,2958£% -0.06

GRAM ALTIN

2.961,68%-0,22

ÇEYREK ALTIN

4.829,00%0,51

Malatya HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

VALLAHİ HATAY GİBİYİZ!

Akp genel başkanı diyor ki ‘’ Şu anda söylüyorum merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir hizmet ve yatırım gelmez. Bakın, Hatay’a geldi mi ? Bak şu anda Hatay garip kaldı, Hatay mahzun kaldı ‘’ diyerek hem ahlaken, hem vicdanen, hem psikolojik ve hem de hukuken sorunlu bir dil kullanıyor aba altından sopa göstererek adeta koca bir ülkeyi tehdit ediyor.

Yani diyor ki merkezi yönetim yani Akp’nin kazandığı belediye ve şehrin halkı ile başka partilerin kazandığı şehir ve halkı farklı hizmetler alacaklar. Oysa bu cümlenin Ahlaki, hukuki, vicdani ve politik sorun ve kusurunu bir tarafa bırakacak olsak bile tutarsızlık, tenakuz ve çelişki barındırıyor olması hasebiyle de herhangi bir değere tekabül etmemektedir.

Malatya, genel seçimlerde Akp’ye %72 gibi akla zarar destek veren, büyük şehir belediyesinden tutunda 13 ilçe belediyesinin de tamamına yakınını Akp’nin kazandığı sıradışı bir şehirdir. Tercihin, teveccühün, ilgi ve alakanın tamamının muhatabı Akp olmasına karşın Malatya, aynen ve tıpkı Hatay gibi garip, Hatay gibi sahipsiz, Hatay gibi yalnız, Hatay gibi mahzun bırakılmış ve kaderine terk edilmiştir.

Şehrin bir gazetecisi ve mukimi olmakla birlikte deprem günü ve sonrası 20 gün boyunca Malatya da kalmış, olayları, yaşanılanları, kaos ve buradan beslenenleri bile yakından takip etmiş bir Malatyalıyım. Depremin 3. Gününe kadar devletin herhangi bir desteğinden bahsetmek tamamen yalan, yanlış ve politik bir söylem olacaktır.

Sivil toplum kuruluşları devletin hantal yapısını bir kez daha açık etmiş ve su, gıda, çocuk gereksinimlerinden tutunda evcil ve sokak hayvanlarının mama gereksinimlerini bile Malatya’nın tam orta yerinde ücretsiz kullanıma sokmuşlardır. Bütün bu saydıklarımdan her türlü istifade ettiğimin altını da çiziyorum.

Stk’lar ve Ülkem insanı bütün dünyaya insanlık, birlik, dirlik, bütünlük, kardeşlik dersi veriyor ama içimizde ki kimi muktedir kesim, kurum ve kişiler ise gelen tırların önünü kesmiş, çeşitli isimler ve yetkiler gösterilerek koca koca kamyon ve tırları depolarına, bahçelerine ve iş yerlerine istiflemişlerdir.

Nitekim bu anlamda ve bu isnatlar bağlamında bir çok kamu görevlisi ve yetkilisi suçüstü yapılmış,  yargılanmış, ceza almış ama bütün bu ciddi suç ve ahlaki deformasyon sahipleri göreve iade edilmeleri yetmemiş gibi bir de taltif ve terfi ettirilmişlerdir.

ASRIN FELAKETİ ÖYLE Mİ !!!!?

Özellikle havuz medyası tarafından bütün bilinç dünyamızı, algı dünyamızı, aklımız ve kültür dünyamızı hedefe koyarak bizimle dalga geçen bir söylem türetmiş ‘’ ASRIN FELAKETİ ‘’ diye. bu gerçek dışı tanım ve vurgular üzerinden bir kez daha hedef saptırmış ve hedef saptırma depremi ile bir kez daha vurmuştur bizleri.

 Hadi buyrun, doğru tanımlamayı yapalım mı ?!

Asrın felaketi değil! İMAR BARIŞ FELAKATİDİR!

Asrın felaketi değil! Hazineye girecek bilmem kaç yüz milyar TL karşılığında imarsız, tapusuz, plansız, programsız, denetimsiz ve dolayısıyla yönetim/ YÖNETEMEME VE BECERİLSİZLİK FELAKATİDİR!

Üç beş müteahhit içeri atarak gerçek suçlu olan Belediye başkanlarını, imar daire başkanlarını, kamu görevlisi mimar, mühendis, yapı denetim firmalarını, çevre şehircilik müdürleri ve ilgili yetkililerinİ, AFAD, YİKOB ve daha bir sürü KAMU KURUM VE PERSONELLERİNİN TEMİZE ÇIKARILMASI, VERİLMİŞ ONCA CANIN KATİLLERİNİN ÜZERİNİ ÖRTME FELAKATİDİR.

EHLİYET VE LİYAKATİN YIKAMA, YAĞLAMA VE YALAMAYA KURBAN VERİLME FELAKETİ VE SON KERTE DE BU ÜLKEYİ ADETA BİR DEMİR YUMRUK GİBİ YÖNETEN TEK ADAM VE TEK PARTİ FELAKATİDİR.

Aradan koca bir yıl geçti ve tek bir çivi dahi çakılmamış, makyaj ve pansuman kabilinden üç beş göz boyama hamlesiyle avutulup kandırılan Malatya samimiyetsiz, kifayetsiz, niteliksiz, kalibresiz, ehliyet ve liyakat fukarası muhterisler elinde plastik top muamelesine tabi tutulmuş ve bir avuç doymaz elinde kucaktan kucağa atılıp durmaktadır.

İhale avcılığına çıkılmış, halk ile bağlantısını tamamen kesmiş, hiçbir şey yapmayan merkez ve ilçe belediyeleri milyonlar harcayarak ortada olmayan ve bu kafa ile olması da mümkün olmayan simülasyonlar, animasyonlar ve hikâyeler ile aldatma, kandırma ve oyalama politikalarına maharetle devam ediyorlar.

Bir başka yalan, yanlış ve aldatma tanımını doğrusu ile değiştirelim mi!?

Konteyner kent! Diye koca bir yalan ortalığı kasıp kavuruyor. Konteyner dedikleri şeyin gerçek tanımı 20m2 plastik kutudur. Koca Malatya tamamen plastik kutuların işgali altında yaşam mücadelesi veriyor.

Oysa konteyner denilen şey yaklaşık 35m2 olup tamamen çelik elemanlardan imal edilmiş olması dolayısıyla ses, ısı ve güvenlik bağlamında yalıtışmış, konforlu, metraj bakımından kısmen daha bir yeterlilik taşıyan güvenlikli yerleşim elemanlarıdır.

Tanesi 45 ila 70 bin TL olan plastik kutulara konteyner ve buraya sıkıştırılmış kısık, küsgün, yılgın ve çaresiz hayatlar üzerinden politik hasat toplamakta azımsanmayacak ahlaki, hukuki ve psikolojik bir sorunu teşkil etmektedir.

Evet, Malatya hakikaten bakımsız, yatırımsız, desteksiz, kimsesiz, garip, mahzun ve ayağa kalması da mümkün görünmeyen bir şehirdir. Dağlarına, Caddelerine, sokaklarına ve hatta sokak aralarına kadar kendi isimlerini yazdırıp buradan da ego kasan mevcut başkanlar, koca bir yıkım, yalan ve talan bırakmışlardır geriye.

 Dahası ve çok daha acısı, Malatya ve diğer yıkım anlamında ciddi etkilenen şehirlerin bir daha eski konumlarına gelmeleri bu iktidar, bu kafa, bu niyet ve bu kalibre ile en az 30 yıl sonra mümkün olacaktır.

Akp’nin bütün iyi niyetlerini, gayretlerini, samimiyetlerini ortaya koyacak olduklarını varsaysak bile 30 yıl sonra eski haline gelecek olan Malatya, 2054 yılında bile 2024 yılının Malatya’sı olacağı gerçeği ayrıca burun direklerimi sızlatıyor.

MALATYA, MARAŞ, HATAY VE ADIYAMAN BİR SİLKİN ARTIK, BİR SİLKİN BE GÖZÜM…

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Şuanda Adil adlı kişinin yorumuna cevap yazıyorsunuz. Cevabı iptal etmek için tıklayın

Tüm Yorumlar (3)
  • Fatih DEMİR
    11 ay önce
    1 0

    Sayın Turan GÜZEL depreme ilişkin açıklamalarınız sistemle alakalı değindiğiniz noktalar ve Malatya’nın sahipsiz kalması hakkında yaptığınız çalışmalardan ötürü size bir Malatyalı olarak teşekkürü borç bilirim evet çok haklısınız Malatya’da diğer deprem felaketini yaşayan iller gibi sahipsiz kaldı belki o birilerinin dedikleri gibi asrın felaketi oldu ama aması var bu tarz felaketler Japonya’da olmuyor mu oluyor hemde 9.1 şiddetinde oluyor peki onlar neden bu derece yüksek bir deprem olunca buna asrın felaketi demiyorlar neden çünkü asrın şehir planını yapıyorlar asrın binalarını yollarını elektriğini internetini yapıyorlar biz Ortadoğu Asya ve Avrupa’nın arasında köprü kuran bir merkez ülke olmamıza rağmen ülkemize çok güzel sıcak paralar girmesine rağmen ülke olarak millet olarak yaşam şartlarının şehir planlamasının binaların araç gereç ve gıdanın her şeyin en kalitesiz olanına layık görülüyoruz çünkü biz hak aramayı bilmiyoruz hakkımız olanı talep etmenin aramanın bazı siyasi mercilerin din adı altında kendilerine talep oluşmaması adına haşa hak aramanın bir şeyler talep etmenin Allah’a maneviyata karşı şükre isyan olduğu algısına inandırılmaya çalışılıyoruz ancak Allah hak yemenin haram olduğu kadar hakkını yedirmenin de haram olduğunu emrettiğini unutuyoruz.Hayırlı işler diliyorum 

  • Adil
    11 ay önce
    1 0

    Bi bukadar daha deprem olsa bu millet yine silkelenmez üstadım. Kalemine yüreğine sağlık mert insan

  • Muhsin Avsar
    11 ay önce
    0 0

    Liyakat olmayan makamda aksaklık her zaman süreklilik arz eder. Belediye akp olsa ne olur MHP veya chp olsa ne olur ? Su hatların harabeye dönmüşken Yeşilyurt Battalgazi B.B. den 1 kişi arayıpta En yakın Elazığ belediyesini su istememiştir. Beni Elazığ dan aradılar saat 4 te su gönderin acil olarak dediğimde belediyeden bizi arayan olmadı dediler .. Halk karsuyu eritip içerken…Asli görev…tali görev… En önemlisi göreve liyakattır….DEVLET YÖNETMEK İLERİ GÖRÜŞLÜLÜK GEREKTİRİR…Saygılarımla MUHSİN AVŞAR

Sıradaki haber:

AKP ADAY TANITIMI VE AYNI TAS AYNI HAMAM

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.